MUSTAFA SAPMAZ (AKŞAM) - Ligin en çok gol atan takımı olan Sarı Lacivertliler, kalesini son maçlarda gole kapamasına karşısın kaleci performansında o kadar başarılı değil. Altay kalesine gelen iki topta da etkisizdi. Üç şuttan iki gol yedikleri ilk kırk beş dakikayı tabelada dengede bitirmeleri hücum gücü sayesindeydi. Karagümrük, Kadıköy'de alkışlanacak bir baş kaldırı sergiledi. izleyen herkesin zevk aldığı maçın ortaya çıkmasında onların da payı vardı. Sezonun başından beri 1988-1989 sezonundan esintiler sergileyen Fenerbahçe, bu kez o esintiyi rüzgara çevirdi. Fenerbahçe tribünleri ligin dokuzuncu haftasında "şampiyon" tezahüratı yapıyorsa, bunun sebebi skorlar değil. Hatalarına, eksiklerine rağmen maçın hiçbir dakikasında maçı bırakmamasıdır. Batshuayi bu mücadelenin imzasını atarak kazandırdı.
SERKAN AKCAN (FANATİK) - Jesus, 3’lü savunma oynadığı Beşiktaş derbisinden sonra Karagümrük’e karşı Henrique-Szalai stoper tandemiyle başlayıp sol bekte Lincoln’ü kullanınca aksiyonu çok, hatası bol, 5 gol atmasına rağmen 4 gol yediği ve son dakikalarda kazandığı bir maça imza attı. Szalai kendi adına sezonun en kötü maçlarından birini oynadı. Sezon genelinde yüzde 90’a varan pas isabet oranıyla Fenerbahçe’nin oyun başlangıçlarının baş aktörü olan Macar stoper Karagümrük karşısında ilk yarıda 0/4 uzun pas isabeti ve yüzde 70’lere inen pas isabet yüzdesiyle sahanın en kötülerinden biriydi. Karagümrük Teknik Direktörü Pirlo, Diagne’nin yerine Borini’yi santrfor, Colley’i sağ forvette kullanarak Fenerbahçe’nin sol arkasını savunan Szalai ile Lincoln’ün arasını açtı. İki golün de Fenerbahçe’nin solundan gelişen atakla gelmesi bir tesadüf değil Pirlo’nun Fenerbahçe üzerine yaptığı planın eseri gibiydi. Kaleci Altay da en az Szalai kadar çok hata yaptığı bir geceyi geride bıraktı. Kalesine gelen 4 isabetli şut da gol oldu. Bu sezona Altay’ın formda başladığı söylenemez elbette. Kalesine gelen tüm isabetli şutlar gol oluyorsa o kalecinin şapkasını önüne alıp düşünmesi, nerede hata yaptığını bulmak için çaba sarfetmesi gerekir.
GÜRCAN BİLGİÇ (SABAH) - Dört gol attılar ki, Fenerbahçe'nin kadro – oyun gücüne baktığımızda iç sahada Karagümrük'e karşı normal… Ama rakip de rahat durmadı elbette. Fenerbahçe'nin seyirciyi stada çeken "gösterişinin" bir de faturası var. Bunu da ödediler… Stoperlerin yenilen gollerde bireysel hataları var. Penaltı da Altay sorumluluğu almalı. Gereksiz bir öz güven, topla çok oynama sevdasının peşinden gelen hatalar bunlar. Hiçbir şey kendin kendine olmuyor, Üç gol atan Valencia'nın da bireyselliği pozisyonları engelledi, rakip ceza sahasına kadar gelip pas vermeyi düşünmeyen Osayi'nin de. Jaoa Pedro'nun hala form tutmasını bekliyor Jorge Jesus. Ferdi'nin olmadığı bir takımın özellikle kanat akınlarında eski etkisinden uzak kalması, Emre Mor'un da kendini oyunun içine sokmaması da notlar arasında. Böyle bir gecede olmaması gereken bireysel hataların peşine düşmekten bir an bile vazgeçmeyen Karagümrük takımını da, Pirlo'yu da tebrik etmek gerekiyor. Lig'deki üç İtalyan Hoca'nın da takımları, oynadıkları her maçı renkli geçiren, pozitif oyunun peşinde olanlar. Kalenin önüne otobüs çekmek en kolayı halbuki. Bizimkiler "Haddini bilerek oynamak" diyorlar buna. Onlar ise "kazanma ihtimali" nin peşine düşüyorlar. Kimse söylediğinin olabileceğini belki düşünmemişti ama, "1-0 yerine 5-4 kazanmayı yeğlerim" demişti Jesus. Bu da oldu. Seyredenleri duygu selinde dolaştıran "acayip" bir maçtı yaşananlar. Dört gol yiyen bir takımın, her an gol atabileceğini gördük bu maçta. 82'de 4-4 oldu. Eskiden olsa stat yıkılır, dün beşinci nasıl olacak diye seyrettik. Kadıköy'de "enteresan" şeyler oluyor.
DENİZ ÇOBAN (FANATİK) - Atilla Karaoğlan kritik kararlar verdi. Yardıma ihtiyaç duyduğu dakikalarda VAR ekibi de yerinde yardımlar yaptı. Hakemin bazı faul, kart ve elle oynama hataları oldu. Ama bu hatalar oyunun gidişatını etkileyecek hatalar değildi. 9. dakikada Crespo’nun golünde ofsayt tartışmaları olsa da hakemin gol kararı vermesi doğruydu. Kaleciyi etkileyen bir hücum oyuncusu yoktu. 60'da Caner’in eline gelen topta hakem Fenerbahçe lehine penaltı düdüğü çalarken yanılmadı. 64'te Altay’ın Borini'ye müdahalesi tartışmasız penaltıydı, Karaoğlan doğru karar verdi. 69. dakikada Valencia’nın şutunda, Lawrence’ın vücudundan açılan kolundan dönen topta, VAR yardımıyla verilen penaltı doğruydu.
ŞANSAL BÜYÜKA (MİLLİYET) - Özellikle başlangıçta çok şaşırtıcı olan iki görüntü vardı. Birincisi; Fenerbahçe savunmasının inanılmaz dağınıklığı ve adam kaçırması... İkincisi; Karagümrük’ün yürekli bir anlayışla önde Borini ve Kouassi ile deparlı oyunu...Hani “Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir” misali, daha ilk on dakika içinde, Szalai çok da rahat pozisyonlarda olmasına rağmen arka arkaya üç topu kaleci Altay’a oynayınca, Fenerbahçe savunmasında bir gariplik olacağı sanki belli oldu. Fenerbahçe yatıp kalkıp Crespo‘ya dua etsin. Bir futbolculuk değil, en az üç adamlık oynadı. Öyle olmasa Fenerbahçe bu maçı kazanamazdı. Jorge Jesus’un inadı yüzünden Fenerbahçe maçın tamamına yakınını dokuz kişi oynadı. O iki kişilik eksiği Crespo tamamladı. Fenerbahçe niye 9 kişi oynadı? Joao Pedro ve Emre Mor hiç ama hiç yoktu. İki adamın “sıfır” çeker, hocan inat edip çıkartmazsa, maçın tamamına yakınında oynatırsa olacağı budur; ecel terlerini dökersin.Fenerbahçe bu maçta puan kaybetse, geri dörtlünün akıldışı hatalarından önce, Jorge Jesus’un inadına o puanları kaybetmiş olurdu. Jesus büyük hocasın, ama senden büyük “futbol” var. Futbolla bu kadar inatlaşma...
ÖMER ÜRÜNDÜL (SABAH) - F.Bahçe'nin geri dörtlüsü başta iki stoper olmak üzere son derece kötü oynadı. Her ne kadar ofansif, riskli futbol oynasan da müthiş pres yapan ve devamlılığı olan Crespo ve İsmail gibi iki ön liberon varken, 4 gol yemenin hiçbir makul açıklaması yoktur. Dün gece F.Bahçe'de Crespo, İsmail ve Valencia dışında iyi oynayan bir oyuncu yoktu. Kaleci Altay'da da düşüş devam ediyor. Jorge Jesus şanslı bir gece yaşadı... Öyle ki maç içinde yenen 4. golden sonra son zamanlarda hiç görev vermediği Serdar Dursun'dan dahi medet umdu. Herhalde bu maç üzerinde öz eleştiriler yapacaktır. Karagümrük iyi mücadele etti ama attıkları 4. golün moraliyle, 5. golü yemeleri takım savunmasındaki zaafların göstergesiydi. Ön plana çıkan bir numaralı ismi ise Borini idi.
İLKER YAĞCIOĞLU (TAKVİM) - Fenerbahçe'nin 5 gol atması beklenebilir. Ama 4 gol yemesini kesinlikle beklemiyordum. İlk haftadaki Ümraniyespor maçı hariç evinde rakiplerini kalesine dahi yaklaştırmayan Fenerbahçe'nin Karagümrük'ten 3 gol yemesi şaşırtıcıydı. Ama sebebi basitti. Her zaman yaptığı ideal presi yapamayınca rakip üzerine daha rahat geldi. Pirlo ön bölgede Diagne'nin yerine Borini'yi tercih etti. Bu tercih Karagümrük açısından sahaya çok olumlu yansıdı. Haraketli Borini Fener savunmasına çok zor anlar yaşattı. Oyunun balansının bozulmasının sebebi perşembe akşamı AEK karşısında olağanüstü bir performans sergileyen İsmail ve Crespo'nun fizik olarak yorgun olmalarıydı. O maçta hiç oynamayan Pedro ve İrfan son derece etkisiz oynadı. Bu durumda skora yansıdı. Açıkçası Jesus'un stoperde de zaman zaman rotasyona gitmesi şart. Dün akşamki Szalai uzun zamandır görmediğimiz kadar kötüydü. Uçatma Batshuayi'nin golü tüm olumsuzlukları unutturdu ama Fenerbsahçe dün geceden ders almalı.