Konferans’ın ‘Gulliver’i F.Bahçe!.. - Ercan Güven | Fenerbahçe’nin Avrupa takımı da Süper Lig takımı da birinci kalite. Rakip sahada en çok top oynayan, rakibin pozisyon bulmasını minimumda tutan, bireysel yetenek çıtası yüksek, tempolu, akıcı, uyumlu takımlar. Ancak, Ludogorets karşısına çıkan “iki takımın karması”, ilk yarı uyum ve konsantrasyon sıkıntısı yaşadı. Belki de son dönemdeki en kötü başlangıcını yapan Fenerbahçe, pozisyon tamamlayamayıp geri koştu, pozisyona giremedi, sürekli uzun oynayan, orta sahayı kolay geçen rakip karşısında önde basamadı, tersine arkaya adam kaçırdı. Aslında Fenerbahçe’yi çok iyi çalışmış bir Ludogorets vardı sahada. Diriydi, sertti. Agresif başladı. Belli ki, Fenerbahçe maçını vitrin olarak görüp bir üst lige geçmeyi ümit eden futbolculardan kuruluydu rakip.Fakat Fenerbahçe’nin zorlanma sebebi rakipten çok kendi performansıydı. En çok top kaybı yaşadığı maçlardan biri olabilir Ludogorets maçı. İkinci yarıya Fenerbahçe kendi tempolu, baskılı, akıcı oyunuyla değil “benzeri” ile girdi. Bu bile yetti. Bakmayın zor olduğuna... Ön elemelerden başlayıp gruptaki rakipler de dahil Konferans Ligi, F.Bahçe’ye -şimdilik- bir beden küçük geldi. Hem takım hem de Fenerbahçeliler ilk günden beri kendilerini “cüceler ülkesi” Lilliput’daki “Gulliver” gibi hisseti. Belki de bu yüzden biraz gevşedi. İsmail Kartal’ın ellerinden öper! (MİLLİYET)
F.Bahçe’nin gaz pedalı Fred - Bülent Timurlenk | Yola Şampiyonlar Ligi diye çıkıp kendini Konferans Ligi'nde bulan Bulgar şampiyonunun Nordsjaelland'dan 7 yedikten sonra Kadıköy'de fazla zorluk çıkartmayacağı gerçeği bir tarafa, sen futbolun gereklilikleri yapmazsan sana herkes Manchester City gerçeği bir tarafa… Fred bu takımın en önemli oyuncusu, ister gaz pedalı diyelim ister vites kolu deyin. Brezilyalı her maçta döktürüyor. Zajc'in garanti paslarına ve ağır oyununa tribünlerin tepkisi vardı ki karakter olarak bu negatif enerjiden etkilenebilecek bir oyuncu, her şeye rağmen ayakta kaldı ve 2 gole imza attı. 2. yarıda 15 dakikalık dilim haricinde oyuna hâkim olamayan ve sahaya sadece fizik koyan Ludogorets'i 3 golle geçen F.Bahçe'nin gruptan 18 puanla bir üst tura çıkmaması için ufukta bir engel görünmüyor. İsmail Kartal elindeki malzemenin hakkını veriyor, 18'de 18 diye bir yemek pişirmek kolay iş değil.. (SABAH)
Derslik maç! - Gürcan Bilgiç | Bulgaristan Şampiyonu var karşılarında. Kartal'ın dediği gibi son maçta "7" yemiş ama yıkılmamaya niyetli bir takım. Nitekim ilk dakikadan dersi vermeye başladılar. Başını kaldırtmadılar Fenerbahçe orta sahasının. Seti iyi ördükleri gibi, topu da hızlı ve etkili şekilde taşımaya başladılar Fenerbahçe kalesine. Bu sezon ilk defa bu kadar çaresiz kaldılar. Fred ve Tadic toparlamaya çalıştı bu şaşkınlığı. Crespo ve Zajc bir türlü geçemediler koltuğa. Becao ile Djiku direksiyonu geçip, toparladılar arka tarafı. Dediğimiz gibi derslikti bu maç. İsmail Hoca, özellikle karşı baskıda sürekli geç kalan orta sahasını veya rakibin hızlı ve isabetli paslarla bu baskıyı nasıl çabuk geçtiğini iyi analiz etmeli. En etkili Hücumların iki bekten gelmesi, Ryan Kent'in beklentilerin çok gerisinde kalması da dikkat çekici. Böyle bir maç oynamayan oyuncuların özgüveni için ilaç olmalıydı halbuki. Öyle maçlar izlettirdiler ki, 18 resmi maçın 18'inin de kazanıldığı gecede, gözlerdeki ekşi tadı konuşuyoruz. "Ne güzel 3-1 yenildik" yorumlarından sonra "Ne kötü 3-1 yendik" noktası. Bu sezon böyle işte… (SABAH)
Zajc'ın dönüşü - Serkan Akcan | İsmail Kartal, Ludogorets’e karşı ligdeki ideal omurgasına yakın bir kadroyla sahaya çıktı. Her ne kadar Szymanski, İrfan Can ve Ferdi yedek kalsalar da Fred’in merkezdeki varlığı Fenerbahçe’nin oyundaki balansını korumasına yardımcı oldu. Elbette İsmail Kartal’ın ligdeki santrforu Dzeko’dan aldığı bağlantı desteği dün gece en aksayan detaydı. İsmail Kartal, 52’de 2-0’ı yakalamasına rağmen oyunun akmadığını fark ettikten sonra acilen idealine yaklaşma girişiminde bulundu. Szymanski, Ferdi ve İrfan Can’ın oyuna girdiği dakika kornerden golü yemek İsmail Kartal’ın şanssızlığıydı. 2-1’den sonra Ludogorets’in dönem dönem baskısını artırmasına karşın Szymanski’nin delici savunma arkası koşuları umut vericiydi. Fred sahadayken de Szymanski girdikten sonra da Fenerbahçe’de iştahı, coşkusu değişmeyen oyuncuların başında Zajc vardı. Zajc, her dönem benzer şeyler yaşıyor, uzun süre oynamadığında bile öyle bir dönüyor ki hocasının kafasını pozitif manada karıştırıyor. Attığı 2 golle gecenin yıldızı oldu, sahadaki en verimli isimlerden biriydi. Ligde İsmail ile Fred’in arasına girmesi kolay değil ama Konferans Ligi’nde sırası geldiğinde neler yapabileceğini gösterdi. (FANATİK)